Meleklerin Duasi

Meleklerin Duasi

NeHiR     03-05-16     isLam     Meleklerin Duasi     291 Defa Okundu

Yoğunlaşması gibi sebepler hasta ziyaretlerini aksatmanın mazereti olmamalı. Efendimiz s.a.v.  hayatını ve onca yoğunluğu arasında sürekli ziyaretlerde bulunduğunu hatırlamamız bize güç verecektir.
Hasta ziyareti mi yapıyorsun, yoksa normal bir ziyaret mi
Birisi size böyle bir soru sorsa eminim şaşırırsınız. Ziyaret ziyarettir, hasta ziyareti ile normal ziyaret arasında ne fark var?” diye düşünürsünüz. Ama bu soruyu Hz. Ali r.a. soruyorsa, fikrinizi değiştirirsiniz sanırım.
Peygamber Efendimiz s.a.v in torunu Hz. Hasan r.a. hastalanmıştı. Babası Hz. Ali r.a.  Ebu Fahite isminde bir ahbabını elinden tutarak
Gel Hasan a gidelim, hastadır, ziyaret edelim, dedi. Hz. Hasan’ın yanına vardıklarında, sahabilerden Ebu Musa r.a.’ı da orada buldular. Hz. Ali, Ebu Musa’ya bu soruyu sordu:
Hasta ziyareti mi yapıyorsun, yoksa normal bir ziyaret mi
Ebu Musa r.a  cevap verdi
Tabii ki hasta ziyareti yapıyorum.
Bunun üzerine Hz. Ali r.a., Resul-i Ekrem s.a.v. Efendimiz in şu mübarek sözünü nakletti
Bir müslümanı hasta olduğu için sabah vaktinde ziyaret eden hiç bir müslüman olmaz ki, akşama kadar yetmiş bin melek ona dua edip, affını dilemesin. Yine hastayı akşamleyin ziyaret eden hiç bir müslüman olmaz ki, sabaha kadar yetmiş bin melek ona dua edip, affını dilemesin. Ayrıca onun cennette bir meyveliği de olur. Tirmizî, Ebu Davud
Mükâfatı büyük ziyaret
Efendimiz s.a.v. hasta ziyareti konusunda şunları da ifade buyurmuştur:
Bir müslüman, bir müslüman kardeşini hasta olduğu için ziyaret ettiği zaman, o sürede cennet yemişleri içerisinde bulunmuş olur Tirmizî, Müslim
Kim abdest alır, abdestini de güzel bir şekilde tamamlar ve sırf Allah için bir müslüman kardeşini hastalığı dolayısıyla ziyaret ederse, cehennemden yetmiş yıl uzaklaştırılır Ebu Davud
Bir müslümanın din kardeşini mutat olduğu üzere ziyaret etmesi tabii ki çok faziletli bir iştir. Hatta Allah için bir kardeşini ziyaret eden kişi hakkındaki: Sen o kardeşini Allah için sevdiğin gibi Allah da seni seviyor” şeklinde ilâhi bir müjdenin varlığı, normal ziyaretlerin de ne kadar faziletli olduğunu gösterir. Zaten Allah için yapılan bütün ziyaretlerin hepsinde bir ibadet yönü mutlaka vardır.
Hasta ziyaretinde ise daha özel bir durum söz konusudur. Yukarıdaki hadisler, hasta ziyaretinin de bir ibadet olduğunu ortaya koyar. Namaza hazırlanır gibi güzel bir şekilde abdest alınmasına, hatta alırken itina gösterilmesine ve hasta ziyaretine niyetin kontrol edilerek gidilmesine, hadislerde özel olarak dikkat çekilmektedir.
İlişkilerde menfaat beklentisi
Şimdi bu anlayıştan ne kadar uzağız!.. Birbirine çok yakın bilinen kişilerin arkadaşlıklarında, hediyeleşmelerinde, gidip gelmelerinde bile bir menfaat, gizli bir karşılık aranır hale geldik. Desinler ne derler ayıp olmasın  gibi ifadeler neredeyse yaşantımızı belirliyor.
Günümüz hayatının ufku menfaatlerle sınırlı. Bu çemberi kırmak gerekiyor. Hz. Muhammed s.a.v benim peygamberim  diyen müslüman için bu çok zor olmamalı. İnsanı üç günlük dünya hayatına indirgeyenlerin fikirlerini elinin tersiyle itmek, Kainatın Efendisi s.a.v in aydınlık tavsiyelerine gönül vermek o kadar mı zor
Ayıp olmasın diye değil, yetmiş bin melek dua ettiği için, cehennemden yetmiş yıl uzaklaştırıldığımız için, ziyaret süresince cennet meyvelikleri arasında dolaştırıldığımız için, bir ibadet olduğu için ve sırf Allah için hasta kardeşimizi ziyaret edeceğiz. Bir damla zehirin bir kazan yemeği çöpe döktürdüğü gibi, Allah rızası dışında en küçük bir düşüncenin bile amelimizi bozacağını kesinkes bilerek ziyaretimizi tamamlayacağız.
Meşguliyet mazereti
Dost ziyareti, hasta ziyareti deyip geçmemek lazım. Ziyaretleşme, toplumu ayakta tutan insanlar arası münasebetlerin en önemlilerinden sayılmışlardır. Efendimiz s.a.v. buyururlar ki
Müslümanın, müslüman üzerindeki hakkı beştir: Selama karşılık vermek, hastayı ziyaret etmek, cenazelere iştirak etmek, davetine icabette bulunmak ve aksırana  Allah sana merhamet etsin’ demek. Buharı Müslim
Bir toplum düşünün ki, bu beş vazifeyi birbirlerinden karşılık beklemeden, bir ibadet olarak yapıyor; bu fertler hem dünya hayatında birbirine kenetlenmiş huzurlu bir toplumu oluştururlar, hem de ebedi saadete ulaşırlar.
Meşguliyetlerin artması, hayatın yoğunlaşması gibi sebepler hasta ziyaretlerini aksatmanın mazereti olmamalı. Efendimiz s.a.v.’in hayatını ve onca yoğunluğu arasında sürekli ziyaretlerde bulunduğunu hatırlamamız bize güç verecektir. O, bir peygamber, bir devlet başkanı, bir ordu komutanı, bir ev reisi olarak yoğun meşguliyetler içerisinde iken bile, hizmetinde bulunan bir yahudi çocuğunun hastalığını duyunca evlerinin yolunu tutuyor. Bir sahabiyi, gözündeki rahatsızlığı sebebiyle bile ziyarete gidiyor.
Hastayı ziyarete giden, ona moral olarak destek verir. Bir de mutlaka dua ederek sağlığın da hastalığın da sahibinden şifa istenir.
Hz. Aişe r.a. validemizden rivayet edildiğine göre Efendimiz s.a.v. aile fertlerinden biri hastalanınca, sağ eliyle hastayı sıvazlar ve şöyle dua ederdi
Bütün insanların Rabbi olan Allahım! Bunun ıstırabını giderip şifa ver. Şifayı veren ancak sensin. Senin şifandan başka şifa yoktur. Hiç bir hastalık izi bırakmayacak şekilde buna şifa ihsan et Buharî, Müslim
Allahım bize de şifa ver,desinler”den kurtulalım! Arkadaşlarımızı, komşularımızı ve hastalarımızı, sırf senin hoşnutluğun için ziyaret edelim; ziyaret huzurunu bulalım. Ebedi saadete perde aralayalım.

Etiketler

Sende Paylaş:  Facebook    Tweet    Pinterest    Google+    Whatsapp  

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?


Bizi Takip Etmeyi Unutmayın!